17 Mayıs 2014 Cumartesi

Babanın Gözetiminde Atari Oynamak

Ben babasıyla birlikte atari oynayabilen şanslı insanlardanım. Fakat babayla yapılan hiçbir şey normal seyrinde gitmediği gibi, atari oynamak da standart sapmadan nasibini alır. Mutlak müdahalenin varlığını hissettirdiği bir ortamdır bu. Seçilebilecek iki yol vardır. Bu yolları inceleyip size hangisinin daha uygun olduğuna karar vermek te sizin işiniz...

a) Babanın bildiği bir oyunu oynamak.
En iyisi tetristir. Bütün babalar bilir ve oynar. Fakat bir tehlike vardır ki, oyunu elinizden kaçırabilirsiniz.
örnek diyalog:




-Aha kutu geldi. Getir onu bak şu köşedeki boşluğa koy.
-Baba bırak ta ben oyniym ya...
-Dur oğlum sen bilmezsin. dur dur dur, çubuk geldi, getir onu şu ortaya... haah, indir aşağı... off gördün mü nasıl da sildi hepsini?
-Ahan da le gibi olan geldi. Onu şuraya çek bak, az önce boşalan yere... tamaam!
-O ne!? ze gibi olan geldi. Bu zor, bunu sen yapamazsın ver bana... Bakiym şimdi şuna, kay kay, yer aç bana...





 Görüldüğü gibi tamamen kaybetmek de söz konusu...

bir de ikinci seçeneğe bakalım...

a) babanın bilmediği oyunları oynamak.

-bu yeşil nerden çıktı? demin yoktu bu...
-o luigi baba, sayende az önce mario’yu canavara değdirdiğim için canım bitti. bununla oynuyorum.
-hemen de sayende.... sen oynayamıyosan ben naapiym... şu sarılar ney?
- altın baba, topluyorum, puan kazanıyorum.
-aman neyse ne. ben bilmem bunu...
-.....
-........ kapat şunu da dersine bak. kapat şunu çabuk ol! dünyanın elektriğini yedi...

Bunu niye anlattım, şimdi keşke babam gelse de elimden atariyi alsa diye hayıflandığım için. Babam "dersine bak, kapat şunu" demeyince oynamanın tadı olmadığı için. Babamla kavga edemediğim için. Babalarıyla kavga eden insanlar gördüğüm için.Bilmedikleri için. Bilmiyorlar, bilselerdi, yapmazlardı...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder